The Lost Fate of the Oni

Gerçek aşkı mı bulacaksın yoksa yolculuğun umutsuzlukla mı sonuçlanacak?

■Özet

"Tehlikeli oni dışarıda gizleniyor, bu yüzden malikaneden asla ayrılmamalısın."

Sevgi dolu babanızın koruyucu kanatları altında büyüdüğünüz için bu sözlere her zaman kulak verdiniz ve içeride güvende kaldınız. Malikanede hayat rahat olabilir, ancak dış dünyayı bir kez olsun deneyimlemeyi diliyorsunuz.

Bir gün dileğin gerçek olur, ama büyük bir sürprizle. Malikane aniden saldırıya uğrar ve üç yakışıklı oni tarafından kaçırılırsınız. İstedikleri şey, 20 yıl önce kaybolan efsanevi bir değerli taş olan Hallowed Treasure'dır - ancak siz onun adını bile duymadınız.

Kutsal Hazine'nin, ona sahip olan kişinin herhangi bir dileğini yerine getirdiği söylenir, ancak nerede olabilir? Varoluşunuzun ardındaki sırrı da keşfedebilecek misiniz? Bu maceranın umutla mı yoksa umutsuzlukla mı sonuçlanacağını belirleyecek anahtar yalnızca sizde.

■Karakterler■

Tamaki:

"Hiçbir bencil davranışa müsamaha göstermeyeceğim. Artık benim malımsın."

Seni malikaneden alan oni grubunun lideri Tamaki, otoriter olmaktan korkmayan tam bir alfa erkek... ya da sen öyle düşündün. Bazen daha nazik bir yanını ortaya çıkarır ve karakterini yargılamayı zorlaştırır. Tamaki başkalarına karşı katı olabilir, ancak kendine karşı daha da katıdır ve diğer onilerin hayran olduğu bir iş ahlakına sahiptir. Koşullarınıza rağmen, onun nezaketi ve adalet duygusu sizi hemen büyüleyecek. Ruhundaki karanlığın üstesinden gelmesine yardım edebilir misiniz?

Senri:

Görünüşte soğuk kalpli olan bu oni insanlardan nefret eder ve ilk karşılaştığınızda mesafesini korumaya çalışır.

"İyi dinle. Ölmek istemiyorsan, yaklaşma."

Ancak düşmanca sözlerine rağmen, Senri bir şekilde sizi tehlikeden kurtarmak için her zaman tam zamanında gelir. Çok geçmeden soğuk tavrının altında nazik bir genç adamın kalbinin saklı olduğunu fark edeceksiniz. Onu insanlardan bu kadar nefret etmeye iten şey ne olabilir? Ona kalbini açmayı öğretebilir misin?

Hisui:

Sıcak ve nazik Hisui, yeni hayatınızın kaosunda hoş bir varlıktır. Arkadaşlarının aksine, sizi her zaman nazik bir gülümsemeyle selamlamak için oradadır, ancak ara sıra gözlerinde belli bir üzüntü olduğunu fark edersiniz.

"Seni seviyorum. Bu yüzden lütfen, ben bu dünyada olduğum sürece, asla kimseye aşık olma."

Onun nafile isteği içini acıyla dolduruyor. Onu böyle bir dilek tutmaya iten sıkıntılı geçmişin ardındaki gerçeği bulabilir misiniz?